Narsizmle karıştırılabilecek bir kavram olan solipsizm, felsefede Aydınlanma Çağı'nı tetikleyici bir yerde durur. Dekart, "Düşünüyorum o halde varım." derken, varlığını kendisi ve kendi düşünüyor olması ile açıklığa kavuşturma çabasına girişmişti. "O halde" var olmanın temeli düşünme iradesi gösterebiliyor olmaktı. Solipsizm, Batı'yı analitik ve üstün kılan bir taraf olmuştu. Çünkü aynı solipsizm, bir sorumluluk yüklüyordu ve bir şuur getiriyordu.
Solipsizm, narsizme yakın tarafıyla ele alındığında ise zaten okuma-yazma, tefekkür etmeye dair bir eliti, bir birikimi olmayan toplumlarda yıkım ve felaket getirmiştir. Hele ki böyle toplumlarda bireyler, anne-babalar, öğretmenler hayatta kalmayı solipsizmle yan yana görüp onunla yaşadığında felaketler katlanmıştır. Sosyal sınıfların oturmadığı, belli bir refah seviyesinin dahi yakalanamadığı toplumlarda eğitim terse döner, tarım kuraklık getirir.
Refik Tırpan ALTAY