Daha çok, insani ilişkilerin hakim olduğu iş kollarında ve günlük hayatta gerilim duygusunun yaşanması çok doğaldır. Aşırı özgüvenle birlikte güvensizlikle yaşayan, etrafına korkuyla bakan insanların sayıları az olsa da topluma bu duygularla tahakküm olduğu ortamlarda en istenmeyen duygulardan biri gerilim duygusudur. Fakat duygudurum kontrolü tanımında olduğu gibi duygularda kontrol demek bir duygunun aklı kapatmasına engel olacak şekilde ona hakim olmak demek.
Bir işçi haketmediği maaşı için önce şefini sonra patronunu sorgulayabilir. Bir öğrenci ders anlatamayan öğretmenini okul idaresine şikayet edebilir. Bir komşu apartmandaki kamera düzeninden rahatsız olduğunu ifade edip yöneticiyle tartışmaya kararlı olabilir. Bir miras paylaşımında paydaşlardan biri kendisine pay edilen mirastan memnun kalmayabilir. Araç kullanırken dikkatsiz davranan bir sürücü diğer sürücülerin hakkını gaspedecek bir tavırla araç kullanabilir. Böyle durumlarda sinirleri alınmış profesyonel hassasiyet sahibi olanlar kazançlı çıkacaktır yani gerilimi göğüsleyip ona rağmen akışla beraber akanlar.
Gerilim duygusu da üzerine hakim olunması gereken bir duygudur. Panikatak, anksiyete gibi rahatsızlıkların giderek yayılmasının sebeplerinden biri gerilimi yönetememektir. Sınav kağıdı elindeyken kendini kaybedip "Sınav kağıdım kayıp." diyerek arkadaşına sığınan kişide tavan yapan kontrolsüzlük beş duyuyu da etkiler hale gelir. Duygudurum kontrolü insan için temel bir eğitimdir. Eğer kişide duygudurum kontrolü kodu tanımlı değilse bu eğitim netameli hale gelir.
Refik Tırpan ALTAY