Oğuz Akıncı

Oğuz Akıncı


Sözleri Tıraş Ederken Subay Olmak

18 Kasım 2021 - 17:49

Bazı yazarlar istedikleri gibi yazabilmek için belli şartların oluşmasını bekler. Hakiki manada yazar olanlar ise şartları kendileri oluştururlar. Masamda çürük elma olmadan yazamıyorsam elma bahçemi şimdiden oluşturmalıyım. Kullandığım toprağa, tohumlara, gerekiyorsa gübrelere, suya, alacağı güneşe… Her şeyine dikkat etmeliyim. Masamdaki çürük elma bile diğerlerinden daha kaliteli çürümeli. Evet, mükemmeliyetçiyim. Yaradan mükemmel olunca biz de onun fanatiği oluyoruz, ne yapalım.

Bazı berberler yalancıdır. Ya da pardon, karakterleri çok yönlüdür demeliydim. Hatta sosyolojik bir analiz yapacak olursam, bazı berberlerin çoklu karakter bozukluğu hastalığına sahip olduklarını üzülerek belirtmek isterim. (Bu analizi yapabilmek için yeterli sayıda berber gezerek gereken rakama ulaştığımı düşünüyorum.) Mesleki rolünden vazgeçmeden önündeki koltuğa kim oturursa otursun, oturan kişinin kalıbına girer berber. Berber, biraz jöle gibidir. Aslında ne kadar çok insanı tıraş ederse, kendi karakterini de o kadar tıraş eder berber. Berberlere olan inancımı yaşadığım şehir sömürdü. Bir berber saat 09.00’da mı açar dükkanını? Berber dediğin işe sabah 6-7 gibi başlar. İcabında işe gidenler olacak, okulda müdürden kafasına tokat yiyip gelen öğrenciler olacak.
Ya da ruh hastasının birisi sabah 6’da Ronaldo tıraşı olmak isteyecek. Meslek sahibi olacaksan, hizmet ehli olacaksın.

Şehrin sosyal şartlarına yenik düşmeyeceksin öyle. Sosyal berberler… Bir kere berber olacaksan bu şehrin sosyal şartlarına uymamalısın. Berber dediğin sosyal ortamını kendi dükkanında kurar. Nerde o eski berberler?

Yazarlara dönecek olursak; yazar, potansiyel her şeydir. Yani bir yazarın hayal gücü ne kadar genişse, o kadar faaliyet kapasitesi var demektir. Bilirsiniz, faaliyet, "fiil"den gelir. Planları fiile dökmek çoğu zaman çok zordur. O yüzden yazarlardan korkmanıza da gerek yoktur. Peki yazarlık nedir, kimdir yazar? Yazarlık bir zevk meselesi olup keyfiyet içerebileceği gibi, en az hasarla varoluş doldurma biçimidir belki de. Ya da yapabileceklerinden korkup yapacaklarını sadece yazı yoluyla yapandır yazar. Bu bağlamda sizi tebrik ederim, çok iyi bir katil karakter yaratabiliyorsanız, iç dünyanızdaki katille karşılıklı oturup bir sigara tellendirebilirsiniz. O, sizden gelen bir parçadır çünkü. Bu, ulaşılan son noktaya göre böyledir, yani her şey bilincin ürünüdür. Bir de bilincine dua ettirebilen yazarlar vardır. Keşif yoluyla bilgi alma olaylarına girmemeye gayret göstereceğim ama şunu bilmeliyiz ki bazen matristen bir katil yollanır bize, biz de hisseder yazarız onu, yazarlar olarak. Hediyedir o, onun bizle ilgisi yoktur. Ayrıca keşfe dalmamış hiçbir yazar da yoktur.

Makasların zikrin olsun sayın berber, parmakların dua etsin, karakterin de ona göre şekillenir belki.

Ramiz Dayı’nın da dediği gibi: “Bakarsın, birazdan senin bile burada olduğunu unutuveririm, kardeş.”
Oğuz AKINCI

YORUMLAR

  • 0 Yorum