"Bazı insanlar kendini tekrar eder durur." dedi Ruken Roni.
-Ne acı, bu kadar bilgi akışı varken, kendi haberdar olduğumuz bilgi bile çok çeşitliyken, neden tek bir davranış kalıbı seçilir Ruken Roni?
-Bunun birçok sebebi olabilir. Ama düştüğün bir düşünce hatası var yavrucuğum. Kendini tekrar eden insan davranış seçmez, zaten başka bir seçeneği olmadığı için kendini tekrar eder.
-Yani burda suçlu kendisi değil mi?
-Değil.
-Ama bana zarar veriyor, bu onu suçlu yapmaz mı? Kim suçlu o zaman?
-Sen suçlusun.
-Cahilliğimden mi diyeceksiniz?
-Cahilsin, ama sebep o değil. Bir başkasının gösterdiği davranıştan zarar görüyorsan bunun suçlusu büyük oranda sensindir.
-Zarar görürsün, çünkü senin davranışında da bir problem vardır, öyle mi?
-Kendini tekrar eden insanı tanımlayalım önce: O, kısmen kendini tekrar eden cümle gibidir. Doğal ve akışkan gözükür ama doğruluğu ve gerçekliği yoktur, varsa da tek doğruluğu cümle oluşundadır. Kendini tekrar eden insan aynı kelimelerle kurulmuş cümle gibi aynı hareketlerle, fiillerle bir yaşam sürmez ama yaptığı bütün farklı işler aynı alt zihnin ürünü olduğu için çıkan sonuç aynı olur. Bozulmuş peynir peynirdir ve bunu yersen bu peynirin suçu değildir.
-Peki o peyniri bozan nedir Ruken Roni?
(Keşke burada devreye üç metrelik zebani kılıklı bir mutant girse de kalın sesiyle "Benim, hahahaha!" diye üstümüze doğru koşmaya başlasa, biz de kendi cengaverlerimizi onun üzerine göndersek de bütün peynirlerin hayatını kurtarsak. Ama hayır, o zebani kılıklı; görünmeyen, kılık değiştirebilen, şeffaf zar gibi insanı kaplayan, kana karışan, kavramları, nöronları, tüm hayati fonksiyonları bitirmeye programlı olan değişken bir mutant form olduğu için, bizim de ona karşı Zorro'nun kılıcını imal eden, kılıcı kullanmayı da ihmal etmeyen, kara kıştaki kara şövalyeyeyi balkonuna çamaşır diye asan kendi mutantlarımızı hazırlamamız gerekiyor.)
-Saklandığı yerin ısı koşulları, kesildiği bıçak, bulunduğu kabın içindeki su, tavsiye edilen tüketim zamanı, bunların hepsi peynirin, sofra yolculuğuna sağlıklı devamı için dikkat edilmesi gerekenlerdir...
...Şu Ezine'den de vereyim mi abi? Benden olsun. Yeni geldi, kahvaltıya yıkarsanız güzel, taze taze yersiniz. Hem önceki bozulan peynirin telafisini yapmış oluruz.
-Sağol Ruşen'im, olur, sen nasıl istersen.
Peynirciden çıktılar, babasının elinden tuttu ve yürümeye başladılar. Çocuk, uyuklarken gördüğü şeyleri düşündü, acaba bu bir hayal miydi, rüya mıydı? Yoksa peynircide yapılan konuşmalardan bir gerçekliğe mi varmıştı? Hayal de olsa, rüya da olsa, bozulmuş bir peynirin bile insan halleriyle uyuşabildiğini gördü. "Eğer önüme çıkan bütün 'eşyaya, şeylere' düzgün ve olması gerektiği gibi davranırsam bana daha çok gerçeklik gösterirler." diye düşündü. Güzel bir kahvaltı onu bekliyordu.
Oğuz AKINCI
YORUMLAR