Yaşamak, Tercihen Yaşamak, Tercihlerle Yaşamak

Herkesin farklı şekillerde uyuduğu bir pozisyon vardır. Ben uyumaya çalışırken sağa sola fazla dönen biriyim. Bu uzun süredir böyledir. Uygun pozisyonu bulana kadar epey uğraştım. Sonunda rahat edeceğim bir pozisyona ulaştım. Sonra bu pozisyon bir yerden tanıdık gelmeye başladı. Evet, bunun kaynağı babamdı. Aynı babam gibi bir elimi yastığın altına koyup diğerini kafamın üzerinden geçirdikten sonra iki elimi birbirine yaklaştırıp uyumaya başladım ve bu şekilde eskisi kadar sağa sola dönmediğimi fark ettim. Artık daha kolay uyuyordum fakat bu hoşuma gitti mi? Hayır. Sebebini biraz sonra anlayacağız.

Genetik ilmi, bu kadar basit ve bunlardan ibaret değil elbette. Öyle ki aralarında akrabalık bulunan bireyler arasında davranışsal açıdan benzerlikler olduğu gibi zihni ve duygusal açıdan da benzerlikler olduğu ve birçok genin bireyden bireye aktarıldığı yönünde bilgiler var.* Hiç görmediğim, bundan örneğin doksan yıl önce yaşamış bir atamın yaşadığı travmayı yaşama ihtimalimin kuvvetli olduğuna dair bulgular var. Çünkü bundan doksan yıl önce, günümüzde olduğu gibi, ahalinin beynin amigdala bölümünü aşırı çalıştırması durumu maalesef ki yaygındı. Ki bahsettiğim yıllarda yaşanılanların kolay anlatılabilecek şeyler olmadığını da hatırlayacak olursak hepimizin aslında ne ile karşı karşıya olduğunu tahmin edebiliriz.

Yeni bir insan olmanın temel koşullarından biri de geçmişe dair bazı şeylerin değiştirilmesi. Basit görünen ne varsa değiştirmek çok önemli. Geçmişin alışkanlıkları bizi olmamız gereken yere götürmüyorsa ondan bir an önce uzaklaşmak gerekiyor. Evet, yeni bir yemek yeme, uyuma, uyanma tarzları oluşturmak, farklı müzik tarzları dinlemek, olaylara, durumlara yeri geldiğinde öncekinden farklı tepkiler vermek çok önem arz ediyor. Ateşin kıvılcım iken harlanması, yürümek için emeklemek gibi adım adım ilerleyerek, her bir faktörü önemli görerek yeni, yepyeni olmak mümkün ve gerekli. Öyle ki travmalardan tutun da gündelik alışkanlıklarımıza değin her şeye etki eden bu durumları bir müddet kırmak, görmezden gelmek, bizi eskiye götüren unsurları bertaraf etmek gerekiyor.

Yetiştiğiniz çevre ne ise siz de genelde onun ortalaması olmaya adaysınız. Örneğin, etrafınızda en az üç dil bilen, en az üç alanda uzmanlığı olan, boş vakti dolu vaktinden daha az olan birileri yoksa, farklı ortamlarda yaşamamışsanız, büyük işler yapmamış büyük paralarla oynamamışsanız, farklı kültürler görmemiş ve bunun üzerine analiz yapmamışsanız ortalamanın üzerine çıkma şansınız maalesef çok düşük.

Bütün bunları değiştirmek ve başarılı olmak mümkün mü? Bireysel manada neredeyse imkânsız. Gerçekten yeni bir insan olmak istiyorsak küçük gibi görünen birçok şeyi değiştirerek işe başlayabiliriz. Ama bununla birlikte çevreyi de değiştirerek, yeni bir çevre ve yeni insanlarla, bizimle aynı şeyi hedefleyen kişilerle bir arada olarak bunu yapabiliriz. Değişimin hemen olmayacağını da akıldan çıkarmamak gerek. Biraz zaman alacak ama sıradan, saçma, basit olayları yaşamak zorunda kalmamak, kısır tartışmaların içinde boğulmamak, hep aynı sorunların mağduriyetlerini yaşamamak ancak bu şekilde mümkün görünüyor.

Tercih bizim. Yaşadığımız hayat bizim hayatımız ve bu hayatı bir kez yaşayacağız.

*Konunun detaylı izahı ve kaynak: https://medium.com/@diamondtema/i%CC%87%C3%A7g%C3%BCd%C3%BCn%C3%BCn-di%C4%9Fer-nesillere-dna-ile-aktar%C4%B1lmas%C4%B1-c77ede61d87?_branch_match_id=765899301994476175  (Link arızalı)

Nuri N. DOKUZOĞLU 03.03.2020 (Proje 99)