Toplumsal bir sözleşme ile ortaya konan kurallara uymak ahlaki olarak iyi bir davranış mıdır? Örneğin sürücülerin yaya geçitlerinde yayaya yol vermeleri iyi midir? Hukuk felsefesinin alanına giren bu soruları bir kenara bırakalım ve ülkemizdeki trafik kurallarından birine ve bu kurala uyup uymamaktaki kafa karışıklığına bir bakalım.
2018 yılında 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 74. Maddesi değiştirildi. Madde şu şekilde; “Sürücüler, görevli bir kişi veya ışıklı trafik işareti bulunmayan ancak trafik işareti veya levhalarıyla belirlenmiş kavşak giriş ve çıkışları ile yaya veya okul geçitlerine yaklaşırken yavaşlamak, varsa buralardan geçen veya geçmek üzere bulunan yayalara durarak ilk geçiş hakkını vermek zorundadırlar.
Bu madde hükümlerine uymayan sürücüler 488 Türk lirası idari para cezası ile cezalandırılırlar.”.
2018 yılından beri yetkililer yaya geçitlerinde yayalara yol verilmesi için çeşitli etkinlikler düzenledi, çeşitli afişler hazırladı. Fakat sürücülerin bu konudaki hassasiyeti hâlâ çok zayıf. “Hassasiyeti çok zayıf” ifadesi çok zayıf oldu. Çünkü sürücülerin önemli bir kısmı trafik kurallarının birçoğuna zaten uymazken yeni bir kuralı algılayıp uyum sağlamak onlar için gerçekten çok zor olsa gerek. Bu konuyu yaya geçitleri özelinde konuşuyoruz ama konu zaten, genel, kural algısı ile ilgili: Kural denilen şey neden vardır? Kurallara neden uyulmalıdır?
Yine 2018 yılından beri birçok yerel veya ulusal haber kaynağında yayaya yol vermek için yavaşlayan araçların sebep olduğu zincirleme kaza haberlerini görüyoruz. Yaya geçidinde yayayı görüp yavaşlamayan kimseye, arkasından gelen araçlar bir ceza kesiyor aslında. Yani kurala uyan zarar görüyor. Böyle bakınca konu ilginç bir hal alıyor. Eğer kurallar toplum huzuru için varsa kurallara uyanlar bunun karşılığını zarar ederek almamalı. Şuraya geliyorum: Kurala uymaya bakışın çok gevşek olduğu toplumlarda kurala uymak cezalandırılıyor.
Kamu borçlarını zamanında ödeyip bitiren biri kendisi gibi borçlu olanların borçlarının silindiğini görürse tekrar borçlandığında o borçları öder mi acaba? Yaya geçidinde yaya gördüğü zaman duran sürücüler yaya geçitlerinde yayaya yol verdiği için kaza geçiren insanların haberini duyduğunda aynı kurala uymaktan vazgeçmeyecek mi? Kurallara uymak iyi bir davranışsa, iyi davranışın cezalandırıldığı bir toplumda yaşayan kimseler acaba kurallara uyarlar mı?
Aracımla seyir halindeyken bir de baktım ki bisikletli bir amca benim şeridimde bana ters yönden aracıma doğru geliyor. Ona hürmet etmemi, ona yol vermemi, o geçerken onu beklememi istiyor. Tabii haklı. Çünkü ben ona çarparsam o kurala uymadığı için kaza geçirmiş olmayacak, ben ona çarptığım için kaza geçirmiş olacak. Sinyal vermek bir medeniyet ölçüsüdür. Bu toplumdan elde ettiğin zenginlikle aldığın o çok lüks arabanla sinyal vermeden dolaşmanı yine aynı toplum bir ayılık olarak görmüyor. Bu davranışın, hak edene küfür etmenin bile çok ayıp görüldüğü toplumda ayıp görülmüyor.
Kuralları, toplumun elitleri yine o toplumun huzuru için koymalıdır. Yine kurallara uyanları elitler ödüllendirmeli uymayanları elitler cezalandırmalıdır. Yaşayan bir elit sınıfı olmayan toplumlarda kurallar giderek gevşer, fayda değil zarar getiren uygulamalar olarak kalırlar.
Ahmet A. KEFENOĞLU
YORUMLAR