Küresel ısınma günlük hayatta etkisini göstermeye devam ediyor. Mevsimler artık kafasına göre takılıyor. Sabaha karla uyananlar gündüzün güneşinden bunalıyorlar. Meyve-sebzeler o kadar genetik müdahaleye rağmen mevsim değişikliklerinin hızına ayak uyduramıyor. Belli ki tüketim alışkanlıkları da değişecek. Vahşi yöntemlerle genişlemeye devam eden sığır yetiştiriciliği ve kırmızı et sektörü doğaya verilen zarardan ötürü tehdit unsuru haline geldi. 2022 yılı verilerine göre dünyada 1,5 milyar* kadar sığır besleniyor. Sığırların sadece kullandıkları su ve ormanlık alan dahi devasa boyutlarda. Daha tehlikeli olan ise sığırların saldığı metan gazının atmosfere etkisi. Karbondioksit salınımından 80 kat** daha zararlı olan metan gazı etkisi iklim krizini derinleştiriyor.
Tarihte kıtlık problemi ile anılan dönemlerde yaygınlaşan koyun ve büyük baş hayvanların sakatatlarıyla beslenme alışkanlığı günümüzde özellikle Türkiye'de mumbar, kokoreç, şırdan gibi ürünlerle tekrar gün yüzüne çıkıyor. Bu tip ürünleri sağlıklı ve temiz bulmayan insanlar dahi zamanla bu ürünleri tüketir hale geliyor. Çin'de çekilen görüntülerde gördüğümüz türlü hayvanların canlı canlı pişirilmesi olayı umarız dünyanın geri kalanında az da olsa görülen bir tüketim alışkanlığına dönüşmez. İklim kriziyle ilgili konuşan uzmanların en çok üzerinde durduğu konulardan biri, et tüketiminin aşırılığı ve onun dünyaya zararları. İklim krizinin sosyo-ekonomik zararlarından en önemlisi olan Afrika ve Arap coğrafyasından akan göç dalgaları ise bazı ülkelerin çok katı ölçülerle tedbir aldığı bir süreç iken sınır kapıları yol geçen hanına dönen ülkeler, halen küresel iklim krizi tehdidine ayıkmış değil.
Ahmet A. KEFENOĞLU
Kaynak:
*:https://www.drdatastats.com/dunya-sigir-varligi-2022-yili/
**:gazeteoksijen.com/surdurulebilir-yasam/iklim-uzerindeki-kotu
YORUMLAR