Kuvvetli Bir Alkış - Dizi İncelemesi [Spoiler İçerir!]

KUVVETLİ BİR ALKIŞ - DİZİ İNCELEMESİ [Spoiler İçerir!]
“Bir Başkadır”, “Azizler” gibi bu topraklarda benzerine az rastlanır eserlerde imzası bulunan Berkun Oya’nın yine bu topraklarda avangart sayılabilecek bir eseriyle karşı karşıyayız. Dizi, meditasyon yapan anne Zeynep’in eşinin kendisini izlemesinden rahatsız olması yüzünden meditasyonuna ara vermesiyle başlıyor. Ara verirken kullandığı ifadeden anlıyoruz ki; bunu yapmaması konusunda Zeynep, Mehmet’i defalarca uyarmış. 

Dizinin hemen hemen her sahnesinde “dilleri var, anlaşamaz” bir insan topluluğu anlatılıyor. Bu sahnede de Mehmet, defalarca yapmaması söylenen bir şeyi yapmasıyla karşımıza çıkıyor. Evlilik birliği içindeki konumu, istenmeyen adam olmaya karşı gard almak, onaylanmak ve memnuniyetsizliklerini gizlemeye çalışmak olan Mehmet’in evlilik bağlamı dışında da kendini gerçekleştirebildiği, var olabildiği gerçek bir dünyası yok. Sonraki bölümde, yeni doğan bebekle eve geldikleri sahnede Mehmet’in gülüşünün bir mutluluk taklidi olduğu açıkça görülüyor. Bebeğin bir sabah aniden ortadan kaybolmasından sonra ebeveynimiz, anne-babalarını aradıklarında konuşmaları, maruz kalan insanı çileden çıkarır derecede iletişimden uzak ve çok doğal bir sakinlikte sürüyor. Özellikle Mehmet’in anne-babasıyla yaptıkları telefon konuşmasında babaanne, gelini hakkında bir güzel saydırdıktan sonra gelininin arkasından yaptığını düşündüğü konuşmanın aslında gayet yüzüne olduğu bilgisine sahip olduktan sonra bile sanki gelini söylediklerini hiç duymamış gibi devam ederken dede ise soruna yönelik konuşmaya narkoz altındaki bir insanın sayıklaması ritmiyle devam ediyor. Ya da 5. bölümün son sahnesinde Mehmet ve Zeynep’in konuşması bu iletişimsizliğe bir başka örnek. Zeynep, kocasının muhabbet esnasındaki bir sorusu üzerine gittiği panelin nasıl geçtiğini anlatırken Mehmet de karısının aynı şekildeki sorusuna ne yediğini anlatarak cevap veriyor. Türkçe bilmeyen bir insana bu iki kişinin gerçekten konuştuğunu, iletişim kurduğunu düşündürecek bir ritimde ama birbiriyle alakasız cümleler. Bu açıdan dizi sanki, herkesin üzerine düşen almazlığı yapmasıyla oluşan bir toplu psikozu işliyor gibi. Ağızdan sesler çıkıyor ama dil, asla muhatabına ulaşmıyor. Kuvvetli Bir Alkış, birbirleriyle anlaşamadıkları halde bir arada olmaktan vazgeçemeyen insanların, toplumun en küçük yapı taşı olduğu kabul edilen aile kurumu parantezindeki tuhaf, bir yere varmayan halleri hakkında deneysel bir çalışma gibi.

Proje99 Facebook Sayfası

Proje99 Instagram Sayfası

YORUMLAR

  • 0 Yorum