Azınlık Olmak
Asırlar boyunca yaşanılan her toplumda azınlık olmak bazı özgürlükleri kısıtlanmasını gerektirir. Azınlık olanlar toplumaki baskın etnik gücün fenalıklarından korunmak için çok dikkatli olmak zorundadırlar. Siyasette, ekonomik hayatta, sanat camiasında etkin olmak akıllı azınlıkların özgürlük alanlarını genişletmek için mecburen yetenekli olmaları gereken faaliyetlerdir. Fırsat buldukça güç kazanan akıllı azınlıklar kurdukları ilişkilerle toplumda söz sahibi olmaya başlarlar. Akıllı azınlık denince akla asırlardır hep Yahudiler gelmiştir. Kendilerine duyulan antipatinin (nefretin) patladığı dönemlerde kıyıma uğrasalar, topluca sürgüne zorlansalar da uzun zamandır dünyadaki akışa etki edecek güce ulaşmışlardır.
Asgari ücrete talim eden, asırlardır açlıkla mücadele edip henüz bir zafer ilan edemeyen, eğitime, sanata, felsefeye önem vermenin önemini kavrayamayan ana kitleyi oluşturduğu toplumların akıllı azınlıkların hayat tarzını, kendi aralarındaki dayanışma şuurunu anlamaları zordur.
Refik Tırpan ALTAY