Delikanlım

Nuri N. Dokuzoğlu

Ölüm hak. Amenna! Ama yetmiyor işte zalımın kızı, yetmiyor. Küfür yahut gıybet ettiğim ağızla, ölüm vurgusu yapmam da garip oluyor.

Hz. Mevlana Mesnevi’sinde başkasının ağzıyla dua etmekten bahseder. Ağzını beğenmeyen varsa, güzel ağızlı tanıdığının ağzını alıp onunla dua etsin manasında değil elbet. Temiz kelamlar eden velî kulların ağzı ile dua vurgusu vardır burada. Kimisi Allah ile kul arasında aracı mantığı ile bakabilir. O kimisine söylüyorum, yazının devamını okumayabilirsin.

Temiz kelamlar dedik. Temiz kelam için temiz kalp ve temiz zihin lazım. Öyle ki ölümü de temiz anabileyim. Dedik ya, kalp temiz, zihin temiz, var mı bundan güzeli?

Ölümün geldiği yerde ahiret kaygısı taşımayıp Allah’ ı hatırlamamak mümkün mü? Ölüm bu! Sıkıysa hatırlama! Ama iş yine sağlam vücutlu, sağlam düşünceli, sağlam yaşantılı delikanlılarda bitiyor. Delikanlılık dediysem bu farklı türden. Bunun yaşı ya da sınırı yok. Sağlamsan, delikanlısın.

Birçok şeyin olduğu gibi ölümün de bir kokusu var. Tahminimce gassallar ve bahsettiğim delikanlılar bu kokuyu iyi bilir. Yalnızca defin merasiminde bu kokuyu alanlar ile her an burnunun direğinde bu kokuyu hissedenlerin arasında atılan adım bile farkeder kanımca.

Dünya üzerindeki bütün duygulara, hırslara, makamlara, sevinçlere, kederlere rağmen delikanlı gibi yaşamaya gıpta hatta derin bir hayranlıkla bakıyorum. Böylesine rast gelince yaşına bakmaksızın elini öpmek isterim. Delikanlı adamdır, saygılar, hürmetler!

Nuri N. DOKUZOĞLU 19.12.2017 (Proje 99)