Herkes Kendini Kurtarır, Olan Yine Sana Olur

Umut Sarıkaya son yıllarda piyasada pek görünmese de onun mizahı unutulacak türden değil. Karikatürleri toplumdan izler, yaralar taşıyor, pek çok trajikomik hali kendisinde barındırıyor. Aslen Arjantinli, doğma büyüme Güney Amerikalı Che Guevara, gezdiği yörelerdeki adaletsizliğe karşı bir mücadele yolu seçer. Guatemala'ya ulaştığında akrabalarına şu mesajı iletir: "Guatemala'da gerçek bir devrimci olabilmek için gerekli ne varsa yapacağım ve kendimi mükemmelleştireceğim." Neyse ki, yazık, o da bir ananın kuzusu. Sarıkaya cepheden cepheye koşan Ernesto’yu karikatürize ederken onu bir an durdurur ve anasının sözünü getirtir aklına: "Herkes kendini kurtarır, olan yine sana olur." Bu sözün sözler arasında bir yeri vardır.

Sahi, ne bu herkesin kendini kurtarma çabası varken birilerine olacak olanın olması? Herkes asker oluyor ama “olan” o en önde pervasızca koşana oluyor. Herkes savcı oluyor ama olan en iyi savcıya oluyor. Latin Amerika gibi, Orta Doğu gibi coğrafyalarda bir şeyi en önde veya en iyi yapmaya çalışanlar ya ölüyor ya da her adımda kendilerinden bir işaret, bir ifade, bir jest bekleyenlerden bıkıp yoldan vazgeçiyorlar. Bunun resmedildiği bir karikatür komik olduğu kadar trajiktir de. Karısına söz geçirmekle uğraşmak zorunda kalan bir asker, anasına laf anlatamayan bir boksör zaten baştan yenik durumdadır. Ancak üst bir gelenekle yaşayan, feda ettiği şeyin çok daha fazlasının geleceğini bilen biri kalkıştığı işte başına gelme ihtimali olan kazalardan azade olacaktır.

Osman Pamukoğlu'nun başarılarını takdir edenler "Ondan üç tane daha olsa ülkede terör biterdi." derler. Bunu söyleyenler arasında emin olun isim sahibi paşalar da vardır. Onların ismi anılmazken Paşa’nın ismi unutulmaz. Bir düdükle basketbol, bir düdükle su topu oynayabilenler ve bir düdükle yazılım şirketi, boks kulübü sahibi olabilenler yeni dönemde o aşılmaz duvarları aşacaklar.
Ahmet A. KEFENOĞLU