Yarasaların azalması, bebek ölümlerini %8 artırdı

ABD'de yapılan bir araştırma, yarasa nüfusundaki azalmanın bebek ölümlerinde artışa yol açtığını ortaya koydu. Yarasa popülasyonunun düştüğü bölgelerde böcek ilacı kullanımı artarken, bu durum bebek ölüm oranlarında %8'lik bir yükselişe neden oldu. Araştırmaya göre, 2006-2017 yılları arasında bu nedenle 1.334 bebek yaşamını yitirdi.

Reklam
Reklam

ABD'de yapılan yeni bir araştırma, yarasa nüfusundaki azalmanın bebek ölümlerinde artışa neden olduğunu ortaya koydu. Bu bulgu, ekosistemlerin bozulmasının insan sağlığı üzerindeki dolaylı etkilerini gösteren çalışmalara bir yenisini ekliyor.

Yarasalar, birçok kişi tarafından korkutucu bulunup uzak durulması gereken canlılar olarak görülse de, ekosistemlerin dengesini korumada kritik bir rol oynuyor. Geceleri binlerce böcek yiyen yarasalar, tarım alanlarında böcek ilacı kullanımını büyük ölçüde azaltıyor.

Ancak ABD'deki yarasa popülasyonu son 20 yıldır, beyaz burun sendromu adı verilen bir hastalıkla mücadele ediyor. Avrupa veya Asya'dan 2006 civarında Kuzey Amerika'ya taşındığı düşünülen Pseudogymnoascus destructans adlı mantarın yol açtığı bu hastalık, insanlara zarar vermese de yarasaları öldürebiliyor. Hastalık, bir koloniye bulaştığında tüm grubu ortadan kaldırabilecek kadar güçlü ve şu anda ABD'nin 40 eyaleti ile Kanada'nın 9 ilinde yayılmış durumda.

Chicago Üniversitesi'nden çevre ekonomisti Dr. Eyal Frank, yarasa nüfusundaki azalmanın bebek ölümleriyle olan bağlantısını incelediği şaşırtıcı bir çalışmaya imza attı. Science dergisinde yayımlanan araştırmaya göre, 2006-2017 yılları arasında yarasa popülasyonunun azaldığı bölgelerde böcek ilacı kullanımında %31 oranında artış kaydedildi. Dr. Frank, böcek ilaçlarının hava ve suya karışarak insan sağlığını etkileyebileceği bilgisinden yola çıkarak bu bölgelerdeki bebek ölüm oranlarını diğer bölgelerle karşılaştırdı.

Araştırmada, beyaz burun sendromu sonucu yarasa nüfusu azalan bölgelerde böcek ilacı kullanımının artmasıyla bebek ölümlerinin %8 arttığı tespit edildi. Dr. Frank, bu nedenle 2006-2017 yılları arasında 1.334 bebeğin hayatını kaybettiğini tahmin ediyor. Araştırmacı, bu ölümlerin başka bir sebepten kaynaklanmadığını doğrulamak amacıyla uyuşturucu kullanımı, ebeveyn işsizliği, genetiği değiştirilmiş bitkiler ve hava durumu gibi faktörleri de dikkate aldı, ancak ölümleri yarasa nüfusundaki düşüş dışında başka bir sebebe bağlayamadı.

Washington Post'a konuşan Dr. Frank, "Yarasalar, uzak durmayı tercih ettiğimiz ancak ekosistemlerde gerçekten etkili bir rol oynayan türlerin harika bir örneği." ifadelerini kullandı.

Dr. Frank'in başka bir çalışması, Hindistan'da akbabaların ölmesinin çürüyen hayvan leşlerinin suyu kirletmesine ve sokak köpeklerinin sayısının artmasına yol açarak kuduzun yayılmasına ve en az 500 bin kişinin ölümüne neden olduğunu ortaya koymuştu.

Uluslararası Yarasa Koruma Örgütü'nden Dr. Winifred Frick, çalışmanın verilerini gördüğünde şaşkınlık yaşadığını belirtti. New York Times'a yaptığı açıklamada, hayvanların sunduğu "ekosistem hizmetlerinin" değerinin genellikle hafife alındığını, çünkü bu hizmetlerin ölçülmesinin zor olduğunu söyledi.

Çalışmada yer almayan diğer bilim insanları da bulguların şaşırtıcı ancak güvenilir olduğunu vurguladı. Ancak bazı eksikliklere dikkat çeken British Columbia Üniversitesi'nden çevre ekonomisti Dr. Frederik Noack, bebeklerin böcek ilaçlarına nasıl maruz kaldığı ve bu maddelerin doğum ağırlığı gibi sağlık üzerindeki diğer etkilerinin ne olduğu gibi soruların henüz yanıtlanmadığını belirtti. Bard College'dan Dr. Felicia Keesing ise doğrudan veri elde etmek için daha fazla saha çalışması yapılması gerektiğini söyledi.

Dr. Keesing, bulguların insanları yarasa koruma çalışmalarını hızlandırmaya teşvik etmesi gerektiğini belirterek, bu çalışmanın yarasaların yok olmasından kaynaklanan sonuçlardan sadece birkaçını ortaya koyduğunu ve yarasaların kaybedilen türlerden sadece biri olduğunu vurguladı.

Kaynak: Independent Türkçe